Sağlıklı Yaşam İçin Yeni Check-Up : Epigenetik – Tom Stubbs

0
6325

Chronomics‘ten Tom Stubbs ile Hello Tomorrow etkinliği için geldiği İstanbul’da keyifli bir röportaj gerçekleştirdim. Hoşgeldiniz.

– Bize Chronomics’ten, kendinizden söz eder ve epigenetik hakkında bilgi verir misiniz?

– Hepimiz DNA‘yı düşünmeye yatkınız. Önceden de bildiğimiz gibi mavi gözlere, kıvırcık saçlara, bazı genetik hastalıkların gelişimine kadar ebeveynlerimizden aldığımız sabit bilgi diye tanımlayabiliriz DNA’yı. Dünyamızda yaşayan, özdeş ikizler gibi aynı genetik materyale sahip kişiler olduğunu da biliyoruz. Ancak genellikle bir ikizin hastalanacağı diğerinin ise o hastalıktan etkilenmeyeceği durumlar söz konusudur. Örneğin, birisinde kanser veya kalp hastalığı gelişir, diğerinde olmaz. Asıl soru, bunun neden ve nasıl olabildiğidir. Cevabı ise, çevrenizin ve yaşam tarzınızın DNA’nızın kontrolünü nasıl etkilediğini araştıran bir bilim olan epigenetik’te yatmaktadır. Epigenetik sinyaller sürekli olarak yaşamımız boyunca etkiye sahiptir. Öyle ki, sigara içmek, uyumak veya stres altında olmak hayatımızdaki pek çok süreci etkiler. Bu bilgileri izlemenin en heyecan verici yanı ileride ortaya çıkacak sorunları önceden kestirebilerek önlem alma olanağına sahip olmaktır.

Bana gelince; doktoramı ve doktora sonrası çalışmalarımı epigenetik alanının kurucularından Prof. Wolf Reik’in laboratuvarında yaptım. Yaşam tarzındaki değişimlerin ortaya çıkardığı epigenetik belirleyicileri tespit ettim. Bu süre zarfında, proaktif ve koruyucu sağlık bakımı için kişiselleştirilmiş epigenetik testler için potansiyeli fark ettim.

– Bir çeşit DNA testi mi?

– Pek çok şirket sabit DNA’mıza, doğuştan itibaren değişmeyen genomunuza bakıyor. Biz ise zaman içinde DNA’nın değişebilecek kısımlarına epigenetik bilgilere bakıyoruz ve nasıl değiştiğini inceliyoruz.

– Bunu nasıl yapıyorsunuz?

– Test işlemi gerçekten basit. Testi çevrimiçi olarak chronomics.com adresinden sipariş ediyorsunuz. Siz basit bir tükürük testi gönderiyoruz. İstediğiniz herhangi bir yerde tükürük örneğini tüp içine koyarak, ön ödemeli zarfla bize gönderin. Daha sonra işleme alınıyor.

DNA’nızdaki epigenetik işaretlere ki – milyonlarca – bakıyoruz. Bu bilgi daha sonra yeni nesil teknolojiler aracılığıyla sıralanıp, sınıflandırılıyor. Bugün itibarıyla DNA’yı değerlendirmek için en doğru teknolojiyi kullanıyoruz. Ardından bu bilginin içinden makine öğrenimi yardımıyla belirlediğimiz bulguları tespit ediyoruz. Daha sonra sadece sizin erişiminize açık bir çevrimiçi platformdan sizinle paylaşıyoruz. Bu bilgileri belli filtrelerden geçirerek, herkesin anlayabileceği basit parçalar şeklinde vermeye özen gösteriyoruz.

– Bu test veya işlemi ne kadar aralıklarla tekrarlamamız gerekir? Ayda bir veya yılda iki kez, vb.

– Şu anda, müşterilerimizin pek çoğu yıllık yaptırıyor. Rutin sağlık kontrollerinin bir parçası olarak o anda sağlıkları açısından nerede olduklarını görmek için her yıl test yaptırmaktalar.

– Bu bir çeşit check-up o zaman?

– Kesinlikle. Bunu DNA seviyesinde bir kontrol olarak düşünebilirsiniz. Ayrıca daha sık yaptıran müşterilerimiz de var. Yani, bazıları üç ayda bir, bazıları da altı ayda bir yapar ancak genel olarak, en az yılda bir kez test yaptırmanızı tavsiye ederiz.

– Bunun sonucunda onlara yaşam tarzları ile ilgili önerileri veriyorsunuz.

– Platformumuzda, pek çok farklı yaşam tarzı ve çevre cihazı sağlayıcısı ya da sağlıklı yaşam koçu veya zihin sağlığı danışmanı ile işbirliği yapıyoruz. Ayrıca, bu testi yaptıranların, eğitimli DNA danışmanlarıyla konuşmalarına, bu bilgiden en iyi şekilde faydalanmalarına ve ileriye doğru en iyi yaşam tarzı seçimlerini yapmalarına olanak sağlıyoruz.

– Bu test sadece Avrupa ve İngiltere’ye mi yönelik yoksa dünyadaki diğer ülkeleri de kapsıyor mu?

– Müşterilerimiz bugüne kadar ağırlıklı olarak altı ülkeden geliyor. İngiltere, İspanya, İrlanda ve Türkiye’den de müşterilerimiz var. Kanada, ABD ve Avustralya’da bazı müşterilerimiz var. Dünya geneline yayılmış durumdayız.

– Bir müşteri önerilerinizi alırsa, sonsuza dek yaşayabilir mi? Sonsuza kadar yaşamak mümkün mü?

– Ölümsüzlük kavramı üzerinde çalışan ve sonsuza kadar yaşamı araştıran başka şirketler var. Bizim standartlarımız biraz daha düşük. Bizimle çalışan müşteriler, bundan 20 ila 40 yıl sonraki yaşamlarını mümkün olan en iyi şekilde geçirmek için tarzlarını nasıl düzenlemeliler konusunda bilinçli kararlar verebilecekler. Ölümsüzlük konusunun ne olacağını ise zaman içinde göreceğiz.

– Gen düzenleme, crispr gibi konular hakkında ne düşünüyorsunuz? Çin’deki DNA ile oynayarak doğum yaptıran bir doktor var. Etik davranışlar hakkında kişisel fikrinizi alabilir miyim?

– Biz epigenetik alanında faaliyet gösteriyor ve elde ettiğimiz bilgileri de kişilerin sağlıklı bir yaşam sürmesini sağlayacak önerileri üretmek için kullanıyoruz. Benim bilimsel bakışıma gelirsek, işte görüşlerim.

CRISPR, fantastik bir teknoloji. Gen düzenleme kavramı, Crispr’den önce bile uzun süredir biliniyordu. Gen modifikasyonları için bu yöntemler ortaya çıkmadan önce TALEN mevcuttu. Crispr’ın gerçek avantajı DNA’da değişiklik yaparken kullanılabilen hassasiyet ve kolaylıktır. Crispr, akademi dünyasında, hastalık süreçlerini daha iyi anlamamızı ya da yeni proteinleri ortaya çıkarmamızı veya protein değişikliklerini anlamamızı sağlamak için yaygın olarak kullanılmakta. Birçok farklı kullanım durumu mevcut. Söylediğiniz gibi, insanlar şimdi bunu tedavi için kullanmayı düşünmeye başladılar. Bu tarz gen düzenleme tedavileri bir süredir var. Bazı akciğer komplikasyonları durumunda, örneğin, kistik fibroz ya da benzeri bir şey, insanlar hastalığın etkilerini azaltmayı denemek için genler üreten virüsler kullanıyor. Bu tarz tedavi yöntemleri yan etkilerinin fazla olmasından dolayı başarılı değildi. Şimdi ise, dediğiniz gibi, insanlar embriyoları düzenlemek veya yetişkin olmadan önce yaşamı düzenlemek istiyorlar.

Şu an bu konuda devam etmekte olan çok büyük bir etik tartışma var. Aslında bu, insanlarda neden uygulanmadığını da açıklıyor. Bu araştırma şimdiye dek yalnızca Çin’de yapıldı ve bilimsel dergilerin etik kuralları nedeniyle genel kabul görmüş üst düzey dergilerde yayınlanamadı. Fizibilite açısından bakarsak, embriyoların düzenlenmesinin fizibıl olduğunu söyleyebiliriz hatta bu, model organizmalarda oldukça yaygın olarak yapılan bir şey. Bu süreçlerde solucan kullanmak mı yoksa fare kullanmak mı daha iyi konuşuluyor. Ancak bunu insanlarda uygulama düşüncesi tamamen farklı bir şey. Nerede kullanacağınıza bağlı.

İnsanlar farklı bakış açılarına sahip. Eğer kişi hayatı boyunca acı çekecek veya bir hastalık yüzünden erken ölecekse, bu yöntemlerin yapılacak en doğru şey olduğu konusunda pek çok kişi olumlu yaklaşacaktır. Ancak konu göz rengine, akıl sağlığına veya buna benzer konulara geldiğinde insanlar korkmaya başladı. Şu anda sanırım yargılamalar ve çekinceler bu konunun yaygın hale gelmesinin önüne geçti. Bence, bu konu artık bilimin bir meselesi değil. Bilim ve yöntem orada duruyor. Esas konu; insanların ne istediği veya ne düşünmesi gerektiği. Bu yüzden masadaki konu, bilim adamları veya Chronomics gibi şirketler için değil, düzenlemeyi yapacak tüzel kişiler ve hükümetler için önemli.

– Bir iki soru daha geldi aklıma. ‘Ölçülebilir Ben’ kavramı yükselen bir eğilim. ‘Ölçülebilir Ben’ hakkında ne düşünüyorsunuz? Her ay test yaptırsak ve üzerimizde pek çok değeri izleyen cihazlar olsa, bu sizce uygulanabilir mi?

– Bahsettiğiniz gibi bu konuya yönelik büyük bir hareket var. İnsanlar şimdi ‘Ölçülebilir Ben‘ e sahip olmak istiyor. Sağlıklarını analitik düzeyde tanımlayabilmek istiyorlar. Sanırım, bu hareketin bir parçası her şeyi ölçmeye çalışan ‘Ölçülebilir Benciler’. Bir diğeri, daha fazla ‘Ölçülebilir Ben’ haline gelmeye çalışan biohackerlar.

Chronomics’i bunların ötesinde konumlandırıyoruz. Konu, sağlığınızın nerede olduğu hakkında yıllık bir anlık görüntü veya her molekülünüzü veya kalp atışınızı her an kontrol etmek değil. Konu bunun ötesinde, risk profilinizin zaman içinde nasıl değiştiğini ve bu risk yükünüzü azaltmak için çevre ve yaşam tarzı faktörlerini ne kadar kontrol ettiğinizle ilgili. Genelde yapılan, ‘Ölçülebilir Ben’ veya başka herhangi bir yöntemle elde ettiğiniz biyobelirteçleri, verileri değerlendirirken pazarda tanımlanmış bir seviye için bunun açıklaması yapılıyor. Normal seviye nedir? Pazarın verdiği bir değerdir.

Epigenetiğin güzelliği burada yatıyor çünkü kişiselleştirilmiş bilgi katmanına dayanıyor. Değerlendirilen rakamlar, sizin DNA’nızdan elde ediliyor. Biz ortalama değer belirlemiyoruz veya uygunluğunu tespit etmiyoruz. Puanınız herkesin uygun gördüğü sağlıklı bir aralık içinde olabilir. O zaman biz sizin için de uygundur diyebiliriz. Puanınızın sağlıklı bir aralıkta olduğunu söyleyebiliriz ve bu gerçekten de sağlıklı yaşama bakışımızı değiştirecek bir başlangıç.

Photo by Louis Reed on Unsplash

– Bunun bir tedavi olmadığını söylediniz. Aslında bir tür proaktif yaşam tarzı.

– Kesinlikle. Bu şu anda gerçekleşmekte olan önemli paradigma değişikliği. Sağlık hizmetlerinde insanlar hastalanana kadar hiçbir şey yapmama eğilimindeyiz. Toplumun bütününü ele alarak tedavilerin değerlendirildiği ve kim olduğunuza bakmadan, toplum genelinde yapılan tavsiyeler ortaya çıkıyor. Kan öksürene kadar veya bir tedaviye başlamak için ne kadar beklemek gerekiyorsa bekler ve o zaman sizi tedavi etmeye çalışırız.

Şimdi bu, kişiselleştirilmiş ve proaktif bir geleceğe doğru dönüşüyor. Bu çoğunlukla, hepimizin ekonomik açıdan etkilendiği kronik hastalık yükünde bir artış olduğu gerçeğinden kaynaklanıyor. Bu paradigma kaymasının ortaya çıkma şekli bilimin ilerlemesinden geçmekte.

Böylece, DNA’yı anlamlandırmamızdaki gelişmeler ve anlayabileceğimiz milyarlarca bilgi parçamız olduğu gerçeği sayesinde, bu yaşam tarzı ile bu ortamda yaşayan bu kişi için her şey yolunda gözüküyor diyebiliriz. Bunlar sizi en çok etkileyen etmenler ve sağlıklı kalmak için bunları yapmalısınız veya yapmamalısınız diyebiliriz. Bu bizi proaktif yaşam tarzına götürür.

Bu sayede, bir kişi hastalanmadan önce, sağlıklı kalmak için ne yapması gerektiği konusunda ona bilinçli bir öneri sunmaya başlayabiliriz. Bu yüzden, hasta olan insanlara sağlıklarına kavuşmaları için yardımcı olmayı beklemektense, halihazırda sağlıklı olan kişilerin ilk etapta hastalanma olasılığını nasıl azalttığımızı ortaya koymak daha önemlidir. Bunun bir parçası olduğumuz için çok heyecanlıyız.

– Türkiyedeki okurlarımız için eklemek istediğiniz bir şey var mı?

– Sosyal medyada varız. Bizi https://www.chronomics.com/ ve Instagram, LinkedIn ve Twitter’da takip etsinler.

– Çok teşekkür ederim. Çok aydınlatıcı bir konuşmaydı.

– Bu söyleşi için teşekkür ederim.

Sinan Oymacı – İstanbul