Porsche’nin İlk Tamamen Elektrikli Spor Otomobili: Porsche Taycan

0
6161
Photography: Christoph Bauer Postproduction: Wagnerchic – www.wagnerchic.com

Porsche, ilk tamamen elektrikli spor otomobili Taycan’ı üç kıtada eş zamanlı gerçekleştirilen muhteşem bir dünya prömiyeri ile tanıttı. Berlin’deki dünya prömiyerine katılan Porsche AG İcra Kurulu Başkanı Oliver Blume : “Taycan geçmiş mirasımızla geleceğimiz arasında bir köprü kuruyor. 70 yılı aşkın süredir dünyanın her yerindeki insanları heyecanlandıran ve kendisine hayran bırakan markamızın başarı hikayesini geleceğe taşıyor. Bugün yeni bir dönemin başlangıcı” açıklamasında bulundu.

Porsche Taycan, alışılmış Porsche performansını, günlük kullanım kolaylığı ve bağlanabilirlik özellikleri ile sunuyor. Aynı zamanda gelişmiş, ileri üretim yöntemleri ve Taycan’ın sahip olduğu özellikler otomotiv sektöründe sürdürülebilirlik ve dijitalleşme alanlarında standartları belirliyor. Araştırma ve Geliştirme’den sorumlu Porsche AG İcra Kurulu Üyesi Michael Steiner şu hususlara vurgu yapıyor: “Sadece teknolojisi ve sürüş dinamikleri ile heyecan vermekle kalmayıp efsanevi selefleri gibi elektromobilite çağına uygun, tüm dünyada insanlar arasında merak uyandıran büyüleyici bir spor otomobil olacak gerçek bir Porsche vadettik. Şimdi de vaadimizi yerine getiriyoruz.”

İlk etapta iki model: Taycan Turbo ve Taycan Turbo S

Taycan Turbo S ve Taycan Turbo, e-Performans serisinin en yeni modellerini ve Porsche’nin şu anda ürün gamında bulundurduğu en güçlü üretim modellerini temsil ediyor. Bu yılın ardından, daha düşük güce sahip dört çeker spor otomobiller modelleri de piyasaya sunulacak. 2020 yılı sonunda ürün gamına eklenecek ilk model Taycan Cross Turismo olacak. Porsche, 2022 yılına kadar elektromobilite alanında 6 milyar Euro’dan fazla yatırım yapmayı planlıyor.

 Performans ve verimliliğin buluştuğu an

Üç kıtada eş zamanlı gerçekleştirilen dünya prömiyeri sonrası ilk kez Frankfurt IAA Motorshow’da sergilenecek olan Taycan Turbo ve Turbo S modellerinin azami hızı 260 km/sa olup, Turbo S modeli kalkış kontrol sistemiyle birlikte 560 kW (761 ps), Taycan Turbo ise 500 kW (680 ps) güç sağlıyor.

Taycan Turbo 0’dan 100 km/sa hıza 3,2 saniyede erişirken menzili 450 km, Taycan Turbo S modeli ise 0’dan 100 km/sa hıza 2.8 saniyede ulaşırken 412 km menzile sahip.

 Taycan, elektrikli otomobiller için normal voltaj düzeyi olan 400 volt yerine 800 voltluk bir sistemle çalışan ilk tamamen elektrikli spor otomobil. Taycan sürücüleri açısından önemli avantaj sağlayan bu özellik sayesinde, batarya 100 kilometreye kadar bir menzil için yalnızca beş dakikada yeniden şarj edilebiliyor (WLTP’ye göre). Taycan’ın bataryasının yüzde 5’ten yüzde 80 şarj seviyesine ulaşması için hesaplanan süre yaklaşık 22.5 dakika ve azami 270 kW şarj gücüne sahip.

Photography: Christoph Bauer
Postproduction: Wagnerchic – www.wagnerchic.com

Porsche DNA’sına sahip dış tasarım

Taycan dış tasarımı ile yeni bir dönemin başladığının sinyallerini veriyor ve Porsche’nin kolayca fark edilen tasarım DNA’sının izlerini taşıyor. Önden bakıldığında, oldukça geniş ve düz bir silüet, hatları oldukça belirgin kanatlar göze çarpıyor. Arka tarafta aşağı doğru bir eğime sahip spor görünümlü tavan hattı silüeti şekillendiriyor. Keskin hatlı yan kısımlar da otomobilin karakteristik özellikleri arasında bulunuyor. Arka kısımdaki LED stop aydınlatmasına entegre cam efektli Porsche logosu gibi yenilikçi öğeler de dikkat çekiyor.

10,9 inç merkezi bilgi ve eğlence ekranı

Sade tasarımı ile yeni bir mimariye sahip kokpit yeni bir dönemin başladığını vurguluyor. Yenilikçi gösterge paneli, Porsche’nin tipik özelliği olan yuvarlak hatlara sahip 16,8 inçlik bir ekrandan oluşuyor. 10,9 inçlik merkezi bilgi ve eğlence ekranı ile opsiyonel olarak sunulan yolcu ekranı, tek parçadan oluşan siyah cam bir panel görünümünde tasarlanmıştır. Tuş ve düğme gibi geleneksel donanım kumandalarının sayısı ciddi şekilde azaltılarak tüm kullanıcı arayüzleri Taycan için tamamen yenilendi. Bunun yerine, kontroller dokunmatik kullanım veya sesli komuta cevap verecek şekilde akıllı ve sezgisel hale getirildi.

Porsche’den deri içermeyen ilk iç tasarım

Taycan’la, Porsche ilk kez derinin hiç kullanılmadığı bir iç tasarım sunuyor. Yenilikçi geri dönüştürülmüş malzemelerden üretilen iç mekan elektrikli spor otomobile özgü sürdürülebilir konsepte uygun şekilde tasarlandı. Arka ayak koyma yerlerinde batarya modülleri olmadığı için arka tarafta otururken konfor sağlanıyor ve spor otomobillere özgü düşük otomobil ağırlığını mümkün kılıyor.

Taycan modelinde önde 81, arkada 366 litre kapasite sunan iki adet bagaj bölmesi yer alıyor.

Yenilikçi sürüş sağlayan motorlar ve iki vitesli şanzıman

Taycan Turbo S ve Taycan Turbo’nun biri ön aks diğeri arka aks üzerinde olmak üzere iki elektrikli motoru bulunuyor ve bu sayede, otomobiller dört çeker hale geliyor.

Porsche tarafından geliştirilen bir inovasyon ise arka aksa monte edilen iki vitesli şanzıman. İlk vites, Taycan modeline kalkış anında daha fazla ivmelenme sağlarken, ikinci vites ise yüksek verimlilik ve yüksek güç rezervleri sağlıyor.

Porsche şasi sistemleri

Porsche’nin alışılagelmiş entegre Porsche 4D-Şasi Kontrol sistemi tüm şasi sistemlerini gerçek zamanlı olarak analiz ve senkronize ediyor. Ayrıca tüm modellerde olduğu gibi PASM (Porsche Aktif Süspansiyon Yönetimi) ve Porsche Tork Yönlendirme Plus’ın (PTV Plus) dahil olduğu Porsche Dinamik Şasi Kontrol (PDCC Sport) sistemleri bulunuyor. Otomobilin bir diğer eşsiz özelliği de iki elektrik motorlu dört çeker sürüş ve geri kazanım sistemidir. Sürüş testleri gündelik sürüşte gerçekleşen frenlemenin yaklaşık yüzde 90’ının yalnızca elektrikli motorlar vasıtasıyla gerçekleştirildiğini ve fren sisteminin ise etkinleştirilmediğini göstermektedir. “Range”, “Normal”, “Sport” ve “Sport Plus” olmak üzere dört farklı sürüş moduna ek olarak “Individual” modunda münferit sistemler gereken şekilde yapılandırılabiliyor.

Photography: Christoph Bauer
Postproduction: Wagnerchic – www.wagnerchic.com

Üç kıtada eş zamanlı muhteşem bir dünya prömiyeri

Porsche Taycan’ın dünya prömiyeri Kuzey Amerika, Çin ve Avrupa’da eş zamanlı olarak gerçekleştirildi. Üç ayrı kıtada sürdürülebilir 3 enerjiyi temsil edecek destinasyonlar seçildi: ABD’nin New York eyaleti ile Kanada’nın Ontario şehri arasındaki sınırı oluşturan ve hidroelektrik enerjisini temsil eden Niagara Şelaleleri, Berlin yakınlarındaki Neuhardenberg’de bulunan ve güneş enerjisini temsil eden bir güneş enerjisi tarlası ve Çin’in Fuzhou şehrinden yaklaşık 150 kilometre uzakta bulunan Pingtan Adası’nda yer alan ve rüzgar enerjisini temsil eden bir rüzgar çiftliği.