Yapay Zeka ile Üretilen Çalışmaların Korunması için İnsan Katkısı İspatı Şart: Detaylı İnceleme

0
135

MMA Türkiye Hukuk Yürütme Grubu tarafından düzenlenen “Üretken Yapay Zeka ve Telif Hakları” etkinliğinde Baysal Sezgin Hukuk Bürosu Kurucusu ve MMA Türkiye Genel Sekreteri Av. Özlem Sezgin, yapay zeka ile üretilen içeriklerin telif korumasından yararlanması, eser sahibinin kim olduğu, ihlallerde sorumluluğum kimde olduğu konularında bilgiler verdi.

Dünyada fikri mülkiyet yasalarının temelinde eser sahibinin ödüllendirilmesi, korunması yolu ile daha fazla eser üretmeye teşvik edilmesi, yaratıcılığının gelişmesi için ortam yaratılması vurgulayan Sezgin, “Yapay zeka davalarında eser sahibi korunmadığını belirtiyor. Bizim ülkemizde eserler, fikir ve sanat eserleri kanununca korunurlar ve bu kanunlar kapsamında da tanımlar yapılır. Eser, sahibinin hususiyetini taşıyan her nevi kültür sanat mahsulleri olarak tanımlanır. Eser sahibi ise bu eseri meydana getiren kişi olarak tanımlanır. Kanunda kişi olarak belirtiliyor olmasına rağmen, bir fikri ürünün eser olarak kabul edilebilme şartı, doğal olarak, eser sahipliği sıfatı gerçek kişilere mahsus. Yapay zeka vasıtası ile üretilen çalışmaların korumaya tabi olması yaratıcı insan katkısı ispat edilebildiği sürece mümkün fakat, oldukça meşakkatli ve zor. Kuralımız eseri kim meydana getiriyorsa sahibi o; ancak bugüne kadar yapay zeka tarafından oluşturulan eserlerde bir mahkeme kararı yok” diye belirtti.

Yapay zekanın her sektörü, her şirketi etkisi altına aldığını belirten Sezgin, “Yapay zekanın sadece benimsenmesi yetmiyor, riskleri de barındırıyor. Riskler için önlemler alınması önemli. İtibar ve güven kaybına sebebiyet verebilir, bu nedenle etik çok önemli. Avrupa Birliği’nde Yapay Zeka Etik Kurulu oluşturuldu. Bu kurul ilkeleri belirledi. Bu ilkeler, teknik sağlamlık ve güvenlik, insan kontrolü ve gözetimi, gizlilik ve veri yönetişimi, şeffaflık, çeşitlilik-ayrımcılık yapmama, toplumsal ve çevrimsel refah, sorumluluk. Şirketlerin bunlara dikkat etmesi gerekiyor” dedi.

AB Parlamentosu’nda kabul edilen Yapay Zeka Yasası ile ilgili bilmemiz gerekenler olduğunu söyleyen Sezgin, “İlk Yapay Zeka Yasası, tüm dünyada örnek alınacak; dünyada küresel standardı belirleyecek. Yasanın amacı, yapay zeka sistemlerinin güvenli olması, Avrupa Birliği hak ve özgürlüklerine saygılı olması, bir yandan inovasyonu desteklerken bir yandan da tüketicilere yönelik riskleri en aza indirilmesi. Sınır ötesi bir etkiye sahip bir yasa. Sadece AB içinde değil AB dışındaki kuruluşlar için de uygulanacak. Tüm dünyada yasa çalışmaları gündeme gelecek. İhtiyaç ve riskler arasındaki denge bu yasalarla kontrol altına alınabilecek. Türkiye, AB ne yüzünü dönmüş bir ülke, dolayısı ile elektronik ticaretten rekabete kadar her mevzuatımızda kutup yıldızımız Avrupa Birliği Yapay Zeka Yasası olacaktır” diye vurguladı.

Sezgin, Yapay Zeka tarafından yapılmış bir şey varsa onun söylenmesi, Yapay Zeka ile etkileşim var ise o noktada tüketicinin, kullanıcının bilgilendirilmesi gerektiğinin altını çizdi. Halen, birebir Yapay Zeka tarafından oluşturulan bir çalışma varsa buna bir koruma söz konusu olmadığını, gelişmeleri yakından takip ettiklerini belirtti.